Din adamları Metaverse için hazırlanıyor
Bugün Manisa'da üçüncüsü gerçekleştirilen Vaaz ve İman Çalıştayında gündemin en önemli konusu Dijital Dünya ele alındı. Çalıştay da konuşulan konuların başında Metaverse yer aldı.
Manisa İl Müftülüğünce din alanında verimliliği arttırmak için etkili ve din hizmeti sunumuna katkı sağlamak amacıyla bu yıl üçüncüsü yapılan ve Diyanet İşleri Başkanlığı Dijital Yayınlar Daire Başkanı Lokman Arslan ve Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Dağ'ın konuşmacı olarak bulunduğu Vaaz ve İrşad Çalıştayında dijital dünya ve sorumluluk konusu ele alındı.
İl Müftü Yardımcısı Sevinç Tepekaya: Sosyal Medya Birimi oluşturulacak!
Dijital Dünya ve Sorumluluklarımız ana başlığında alınan kararların kamuoyuyla paylaşılmasının hem dijitalleşmeye hem de teknolojik bakımdan gelişime katkı sağlayacağını belirten Manisa İl Müftüsü Sevinç Tepekaya açıklama yaptı. Sevinç Tepekaya tarafından yapılan açıklamada:
"Çalıştayımızın sonuç bildirgesinde yer alan 10 madde şöyledir.
1-Günümüzde dijital mecra, hayatın her alanını kuşatmış, bireysel ve toplumsal hayatta asıl yönlendirici unsur haline gelmiştir. Birçok vatandaşımız dini bilgiye ulaşmak için dijital platformlara müracaat etmektedir. Dini bilgilerde doğruluk ve güvenirlik sorununun sıklıkla görüldüğü bu mecralarla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığımıza doğru ve sahih bilgiyi vatandaşlarımıza ulaştırma açısından önemli sorumluluklar düşmektedir. Bunun için Kurumsal Dini İletişime dair yönetmelik veya sosyal medya strateji rehberinin hazırlanması, Müftülük bünyesinde özel Sosyal Medya Biriminin oluşturulması ve kurum çalışanlarının bilgilendirilmesi, hem alana hem konuya hakim Sosyal Medya uzmanlarının görevlendirilmesi, sosyal medya vaizliğinin yaygınlaştırılması din hizmetlerinde etkiyi arttıracaktır.
2. Elektronik iletişim araçlarının gelişmesi ve çoğalması ile dünya küçülmüştür. İletişim araçları, geliştirenlerin sahip oldukları kültür kodlarını taşıması hasebiyle sanal alemi çok kullanan ve davranış kodlarını artık yakın çevresinden değil, sosyal medya araçlarından alan gençler için tehdit arz etmektedir. Sosyal medyanın zararlarını en aza indirmek adına gençlere yönelik manevi danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinde interaktif yöntemlerden de istifade edilmesi, sosyal medya iletişim ilkelerinin tespit edilmesi, medya okur-yazarlığı eğitiminin verilmesi, milli ve manevi değerlerimize uygun web siteleri, yazılım programları ve dijital platformların geliştirilmesi ve bu sektörde varlık hissettirecek adımlar atılması önem arz etmektedir.
3. Sanal ortamlar maalesef edep kurallarının en çok ihlal edildiği yerler haline gelmiştir. İletişim, insanları birbirine bağlayan, birbirlerini anlamaya yarayan en önemli araçlardan biridir. Bu sebeple dijital platformlarda iletişimin temel kuralları ortaya konulmalı, sanal alemde dahi olsa sağlam iletişim yolları bulunmalıdır. Sanal alemde işlenen suç ve günahların gerçek hayatta işlenmiş gibi olduğu bilinmelidir.
4. Enformasyon toplumu modelinde popüler kültürün etki alanı giderek genişlemekte ve kutsal, zaman zaman seküler formlara da bürünebilmektedir. Modern süreçte gelişen bireyselleşme ve dini çoğulculuğun bir sonucu olarak kutsal, karşıdakinin bireysel haz ve isteklerini de hesaba katan eğlence, tüketim yönüne de sahip biçimlerde kendini gösterebilmektedir. Bu anlamda dijital platformlarda dinsel, büyüsel ve paranormal ürünlerde artış gözlenmekte ve bu ürünler kutsal olanın eğlence mantığıyla tüketime sunulduğu bir süreçte karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca ruhsal tatmin yanında yeni bir tüketim mantığı, kutsalı metalaştıran bir mekanizma söz konusudur. Dolayısıyla hem manevi ve dini temalar dini çoğulculuk gereği bireyin istek ve beğenilerine göre ele alınmakta; hem de katı seküler yaklaşımların tersine dini ve hatta mistik konular en uç örneklerine kadar işlenmektedir. Dini-manevi konuların dijital mecralarda ele alınması olumlu görülürken, bu değerlerin tıpkı öğütülen diğer değerler gibi popüler kültürün bir malzemesi olarak tükettirilmesinin, pazarlanan bir meta konumuna düşürülmesinin önüne geçecek tedbirlerin alınması gerekmektedir." denildi.