TCMB Başkanı'nın iki kez değişmesine yabancı ekonomistler ne dedi?

Merkez Bankası Başkanı'nın dört buçuk ayda iki kez değişmesi hakkında yabancı ekonomistler ne dedi?

Merkez Bankası Başkanı'nın dört buçuk ayda iki kez değişmesi hakkında yabancı ekonomistler ne dedi?

Merkez Başkanlığı koltuğunun bir gecede değişmesi, 133 gün sonra tekerrür etti. Yabancı ekonomistlere göre piyasaların güvendiği Naci Ağbal'ın da beklenmedik şekilde görevden alınması beraberinde yeni bir finansal krizi getirebilir

Ekonomi kuramlarının, bir ülkenin merkez bankası başkanının iki yılda üç kez değişmesinden daha fazla açıklayamadığı bir durum varsa o da bir ülkenin merkez bankası başkanının dört buçuk ayda iki kez değişmesi.

Dört buçuk ay önce olduğu gibi yine bir cumayı cumartesiye bağlayan gece yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı'yla, bağımsızlığı yasayla güvence altına alınmış Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın Başkanı görevden alındı.

6 Kasım'da Resmi Gazete'de yayımlanan kararla Murat Uysal'ın yerine gelen eski Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın görevi, 20 Mart itibariyle sonlandı.

TCMB Başkanlığı'na, bir dönem Halk Bankası'nda Genel Müdür Yardımcılığı ve AK Parti'den Bayburt Milletvekilliği yapan Şahap Kavcıoğlu getirildi.

Ağbal döneminde politika faizi 875 baz puan yükseldi

Ağbal'ın son olarak 18 Mart'ta başkanlık ettiği Para Politikası Kurulu'ndan 200 baz puan faiz artırımı kararı çıkmış ve politika faizi yüzde 19'a kadar yükselmişti. Böylelikle Ağbal'ın göreve gelmesinden bu yana gerçekleşen beş toplantıda toplam 875 baz puan faiz artırımı gerçekleşti.

6 Temmuz 2019'da yine sürpriz şekilde görevden alınan Murat Çetinkaya döneminde yüzde 24 seviyesine kadar çıkan politika faizi, Murat Uysal'ın 16 aylık görevinde yüzde 10,25'e kadar çekilmişti.

Türk Lirası bu sürede yüzde 46 kaybetmiş, Dolar/TL kuru ise dolar karşısında 6 Kasım'da 8 lira 51 kuruşla tarihin en yüksek seviyesine çıkmıştı. 6 Kasım haftası 41 milyar 914 milyon dolar olan brüt döviz rezervleri, 12 Mart ile sona eren haftada 52 milyar 664 milyon dolar seviyesinde kaydedildi.

Yeni Başkan düşük faizden yanaYüksek faiz politikası da düşük faiz politikası da izlense koltuk değişikliğine gidilen Merkez Bankası'nda yeni Başkan Şahap Kavcıoğlu'nun düşük faizden yana olduğu biliniyor.

Zira hâlihazırda Marmara Üniversitesi öğretin üyesi olan Kavcıoğlu, Yeni Şafak Gazetesi'nde 9 Şubat'ta yayımlanan yazısında TCMB'nin yüksek faiz politikasında ısrar etmemesi gerektiğini söylüyordu.

"Dünyada faizler sıfıra yakınken bizde faiz artışına gitmek ekonomik sorunları çözmeyecektir" diyen Kavcıoğlu, "Aksine, ilerleyen dönemlerde sorunları daha da derinleştirecektir. Çünkü, faiz artışları dolaylı olarak enflasyonun artmasına yol açacaktır" değerlendirmesini yapmıştı.

Yabancının gözünden…

Şimdi herkesin aklında bir soru var: Bundan sonrasında güven nasıl toparlanacak?

TCMB'deki sürpriz değişiklik öncesinde Türkiye piyasalarına güvende önemli bir gösterge olan borsadaki yabancı yatırımcı payı yüzde 44,74'e kadar gerilemiş ve verinin tutulmaya başladığı 2004'ten bu yana en düşük seviyeyi görmüştü.

2001'den bu yana varlık yönetimi hizmeti sunan BlueBay Asset Management'ın kıdemli stratejisti Timothy Ash, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada, Ağbal dönemini şöyle değerlendirdi:

"Naci Ağbal'ın muhteşem bir iş çıkarırken görevden alınması hayal kırıklığı. Kendisi bir profesyoneldi ve kararları güvenilirdi. Türkiye'ye yanılmıyorsam 15 milyar doların üzerinde nakit girişi sağlayan yabancı yatırımcılar Ağbal'a güveniyordu. Onun yöneticiliği sırasında lira yüzde 18 yükseldi, uygulanan politika çalışıyordu. Erdoğan hangi akla hizmet onu kovdu? Çok ilginç bir hareket."

İnsanların yeni başkan Şahap Kavcıoğlu'nu tanımadığını ancak köşesinde aktardığı para politikasıyla ilgili kararların endişe verici olduğunu söyleyen Ash, "Bu görev için gerçekten yeterli mi? Faiz oranları ve enflasyon arasındaki ilişkiye dair yorumları yanlış ve hiçbir kanıta dayanmıyor" dedi.

Kıdemli ekonomiste göre bu sürpriz kararın ardından yabancıların, Türkiye'deki pozisyonlarını satması ve dolarizasyonun artması endişesi var. Zira insanlar, enflasyon ve döviz trendi konusunda endişeli.

"TCMB'nin sınırlı döviz rezervi olduğunu biliyoruz ve Merkez Bankası faizleri artırmazsa lira, şiddetli şekilde baskı altına girebilir" diyen Ash, önemli bir uyarıda bulundu:

"Bana göre, kamu bankaları, sınırlı cephaneleri olmasına rağmen gelecek hafta Türk Lirası'nı savunmaya çalışabilir. Dolayısıyla insanlar arasında sermaye kontrolleri konusunda endişe başlayabilir."

"'Ne pahasına olursa olsun ekonomiyi canlandıracağız' politikası geri dönüyor"

Hollanda'nın en büyük ikinci bankası Rabobank'ın Gelişmekte Olan Ülkeler Kıdemli Döviz Stratejisti Piotr Matys de Timothy Ash gibi Naci Ağbal'ın başarılı bir görev süresi geçirdiğini anlattı:

"Başkan Ağbal, görev süresi boyunca, lirayı istikrara kavuşturmak ve enflasyonun bozulan görünümünü engellemek için politika faizini toplamda 875 baz puan artırıp yüzde 19'a çıkardı, Merkez Bankası'nın kredibilitesini restore etti.

En son yapılan 200 baz puanlık artış, piyasalar tarafından kabul görmüş ve yansıması Türk Lirası'nın haftayı daha sağlam bitirmesiyle kendini göstermişti. Ancak belli ki bu, düşük faiz taraftarı Cumhurbaşkanı Erdoğan için çok fazlaydı.

Erdoğan'ın alışılmışın dışındaki (ortodoks olmayan) "faiz enflasyonun sebebidir" görüşünü paylaştığı bilinen Kavcıoğlu'nun ise piyasalar tarafından şöyle yorumlanması muhtemel: Türkiye'nin negatif reel faize sahip olması için enflasyon fazla yüksek. Bu hesaba katılmadan, "ne pahasına olursa olsun ekonomiyi canlandıracağız" politikasına geri dönülüyor."

Önemli olan sorunun "Başkan Kavcıoğlu'nıun, selefinin kasımdan bu yana yaptığı 875 baz puan faiz artışını hangi hızla tersine çevireceği" olduğunu söyleyen Matys'e göre en son yapılan 200 baz puanlık artış, bir sonraki Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nda geri alınabilir.

GENIL Güneş Enerjisi Projesinde Gelişme Duyurdu