Bakan Muş: Tüm zamanların en yüksek nisan ayı ihracat rakamına ulaştık

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, tüm zamanların en yüksek nisan ayı ihracat rakamını ve ayrıca tüm yılların ikinci en yüksek aylık ihracatının gerçekleştirildiğini, pandemi öncesi 2019 yılı ile karşılaştırıldığında ihracatın, nisan ayında yüzde 22,3 oranında arttığını belirtti.

Bakan Muş, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

''Aylık dış ticaret değerlendirme toplantımız vesilesiyle sizlerle bir araya gelmekten memnuniyet duyuyor, hepinizi saygı ile selamlıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 21 Nisan tarihinde devralmış olduğum Ticaret Bakanlığı görevi sonrası sizlerle ilk kez bir araya gelmiş bulunmaktayız.

Devralmış olduğum bu kutlu görevde, ülkemiz için başarıya ulaşmak, vatanımıza ve milletimize faydalı işler yapmak bizim en büyük amacımız olacaktır.

Nisan ayını geride bırakmamız nedeniyle bugün ilk dört aylık dış ticaret verilerimizi ve bunlara ilişkin değerlendirmelerimizi sizlerle paylaşacağız.

Fakat önce sizlerle dünya ekonomisine ilişkin bazı gelişmelerden söz etmek istiyorum.

Küresel Ekonomideki Gelişmeler ve Beklentiler

Malumunuz pandemiyle birlikte küresel ekonomi ve küresel ticaret şimdiye kadar görülmemiş şekilde kritik dönemlerden geçmektedir.

Ekonomik bozulmanın ve daralmanın ötesinde ekonomik kapanmanın tartışıldığı bir dönemdeyiz.

Hâlihazırda yaşadığımız pandemi gerçekliğiyle 2020 yılında küresel ekonomi yüzde 3,3 daralmıştır.

Şu ana kadar açıklanan çeyreklik büyüme verilerine ve öncü göstergelere baktığımızda baz etkisini de göz önünde tutarsak 2021 yılının küresel ekonominin toparlanma yılı olacağı görülmektedir.

2021 Nisan ayı küresel ekonomik görünüm raporunda IMF, küresel büyüme oranı tahminini 2021 Ocak ayında yayımladığı rapora göre 0,5 puan yukarı yönlü revize ederek yüzde 6,0 olarak açıklamıştır.

Dünya Ticaret Örgütü ise, geçtiğimiz mart ayında yayımladığı raporunda küresel ticaret büyüme tahminini 2020 Ekim ayı raporuna göre 0,8 puan yukarı yönlü revize ederek yüzde 8,0 olarak ilan etmiştir.

Diğer taraftan, mutasyonlu koronavirüsün yayılımının artması ve aşı tedarikinde arzu edilen hızın henüz yakalanamamış olmasının da etkisiyle küresel tedarik sisteminde çeşitli aksaklıklar yaşanmaktadır.

Buna bağlı olarak, lojistik ve girdi maliyetlerinde belirgin artışlar görülmektedir.

Sahadaki gözlemlerimiz, son dönemde konteyner fiyatlarının tarihi seviyelere yükseldiğini, ham madde ve emtia fiyatlarında ise önemli artışlar yaşandığını doğrulamaktadır.

Bu durum hem küresel ticaret hem de ulusal ticaretimiz için risk oluşturmaktadır.

Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler

Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğindeki hükümetimiz salgının olumsuz etkilerini asgariye indirecek politikaları sürat ve kararlılıkla devreye almıştır.

Türkiye ekonomisi, 2020 yılında yüzde 1,8’lik pozitif büyüme oranı ile G20 ülkeleri arasında Çin’den sonra ikinci sırada yer almıştır.

Satın alma gücü paritesi milli gelir hesabına göre ülkemiz 2020 yılında bir önceki yıla göre iki basamak yükselerek dünyanın en büyük 11., Avrupa’nın ise en büyük 4. ekonomisi olmuştur.

İhracatımız da 2020 yılının son çeyreği itibarıyla güçlü toparlanma yaşamıştır. İhracatımız, 2021 yılının ilk çeyreğinde daha da ivmelenerek milli gelir büyümesinin en güçlü bileşeni haline gelmiştir.

Ayrıca, 2021 yılına ilişkin açıklanan göstergeler de Türkiye ekonomisindeki güçlü gidişata işaret etmektedir.

İmalat sanayi kapasite kullanım oranı nisan ayında bir önceki aya göre 0,6 puan artarak 76,2 seviyesine yükselmiştir.

Türkiye yeni ihracat siparişleri endeksi ise 2021 başından itibaren 50 eşik değerinin üzerindeki seyrini sürdürerek 2021 Mart ayında 51,4 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Nisan Ayı Dış Ticaret Verileri

2021 yılının ilk çeyreğinde ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 17,2 oranında artarak 50 milyar dolar, ithalatımız ise yüzde 9,6 oranında artış ile 61 milyar dolar olmuştu.

Nisan ayında da ihracattaki güçlü performansımız devam etmiş ihracatımız yüzde 109 artışla 18,8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

Bu değer ile tüm zamanların en yüksek nisan ayı ihracat rakamını ve ayrıca tüm yılların ikinci en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirdik.

Pandemi öncesi 2019 yılı ile karşılaştırıldığında ise ihracatımızın, nisan ayında yüzde 22,3 oranında arttığı görülecektedir.

Bugün itibarıyla ihracatımızın pandemi öncesi seviyelerin de üzerinde tutunduğunu söyleyebiliriz.

İthalatımız ise nisan ayında, geçen senenin aynı ayına göre yüzde 61,4 artarak 21,9 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

Aylık ithalatımız pandemi öncesi dönemle karşılaştırıldığında, 2019 yılı nisan ayına göre ithalatımızın yüzde 21,1 oranında artış gösterdiği  görülmektedir.

Böylece, nisan ayı dış ticaret açığımız, 2020 Nisan ayına göre yüzde 31,9 azalarak 4,6 milyar dolardan 3,1 milyar dolara gerilemiştir.

Bir diğer ifadeyle 2021 yılı nisan ayında dış ticaret açığımız, bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık 1,5 milyar dolar azalmıştır.

İhracatın ithalatı karşılama oranı 2021 Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre 19,5 puan artışla yüzde 66,2’den yüzde 85,7’ye yükselmiştir.

Enerji ithalatı hariç tutulduğunda ise ihracatın ithalatı karşılama oranı 25,8 puan artış ile yüzde 97,7 olarak gerçekleşmiştir.

Ocak-nisan döneminde ise ihracatımız yüzde 33,1 artışla 68,8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

İthalat ise ecak-nisan döneminde, yüzde 19,8 artarak 82,9 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

Ocak-nisan dönemi dış ticaret açığımız, yüzde 19,5 azalarak 17,6 milyar dolardan 14,2 milyar dolara gerilemiştir.

Bir başka ifadeyle, 2021 yılı ocak-nisan döneminde dış ticaret açığımız, önceki yılın aynı dönemine göre 3,4 milyar dolar azalmıştır.

İhracatın ithalatı karşılama oranı ocak-nisan döneminde 8,3 puan artışla yüzde 82,9 olmuştur.

Enerji ithalatı hariç tutulduğunda ise ihracatın ithalatı karşılama oranı 7,7 puan artış ile yüzde 93,8 olarak gerçekleşmiştir.

Yolumuz uzun. Bu uzun yolda hedeflerimiz ve önceliklerimiz var.

Ayrıca kapsamlı bir ajanda ile yola çıktık.

Dış ticaretimizde Avrupa, Asya ve Orta doğu pazarlarına yakınlığımızı  aha etkin kullanmak ve ülkemizin üretim ve tedarik konusundaki üstünlüğünü pekiştirmek istiyoruz.

Ayrıca, önümüzdeki dönemde Mısır ile gelişen diplomatik ilişkilere paralel olarak ticari ve ekonomik ilişkilerimizi güçlendirmek arzusundayız.

Etkin ve dinamik operasyonel gücümüzü, dijitalleşme konusunda dünya lideri olduğumuz gümrük süreçlerimiz ve gelişmiş lojistik altyapımızla harmanlayacak tüm paydaşlarımızla sıkı bir iletişim ve iş birliği içerisinde hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla yürüyeceğiz.

Dünya bugün sürdürülebilir, daha yeşil ve dijital bir üretim ekonomisine geçişin arifesindedir. Ülkemiz de bu dönüşümün dışında kalmamakta, değişime proaktif bir şekilde ayak uydurmaktadır.

Son on yıldır küresel mal ticaretinden daha hızlı bir seyirde büyümekte olan hizmet sektörleri, günümüzde uluslararası ticaretin önemli bir bileşeni haline gelmiştir.

Biz de, yalnızca turizmi değil, diğer hizmet sektörlerini de bacasız sanayimiz olarak tasavvur ediyoruz.

2019 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 8,5 artarak 63,6 milyar dolar olarak gerçekleşen ülkemiz hizmet ihracatı, 2020 yılında pandeminin etkisiyle, bir önceki yıla kıyasla yüzde 45,5 azalarak 34,7 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir.

Bu rakamı yukarıya çekmek ve dünya hizmet ihracatından aldığımız payı artırmak için Bakanlığımızca mal ihracatında olduğu gibi hizmet ihracatında da önemli destekler sunulduğunun ve bu desteklerden önemli sonuçlar alındığının altını çizmek isterim.

Örnek vermek gerekirse, destek programlarının başladığı 2012 yılından bu yana ülkemizi ziyaret eden uluslararası hastaların sayısı 3 kat artarak 2020 yılında 725 bin civarında gerçekleşmiştir.

Çeşitli düzeylerde eğitim almak üzere ülkemize gelen uluslararası öğrencilerin sayısı aynı dönemde yaklaşık 7 kat artışla 220 bine ulaşmıştır.

Yine bilişim ihracatımızın önemli bileşenlerinden olan Dijital Oyun Sektöründeki ihracatımızın, son 6 yılda 5 kata yakın artış göstererek 2020 yılı itibarıyla 1,9 milyar dolara yükselmesi beklenmektedir.

Bugün Türk dizileri 146 ülkede 700 milyon kişi tarafından izlenmektedir.

En değerli kaynağımız ve üretim girdimiz olan insan unsurunun başrol oynadığı, kalitesi dünya çapında kanıtlanmış sağlık turizmi, eğitim, bilişim gibi hizmet sektörlerimizin ihracatını arttırmayı  hedefliyoruz.

Bu kapsamda, ilk etapta “mal ve hizmet ticaretinde sıfır açık”  hedefiyle yola çıkıyoruz.

Devamında kendi kendine yeten, mal ve hizmet ticaretinde fazla veren ve katma değerli üretim ve ihracat yapan bir ülke olmak için çalışacağız.

Çünkü bu ülkenin büyümesinin, gelişmesinin, kalkınmasının ve zenginleşmesinin anahtarının ihracat olduğunun farkındayız.

Dış ticaret açığındaki azalma şüphesiz makroekonomik istikrarın kuvvetlendirilmesi açısından da önemlidir.

Yine ikili ticaretimizde yüksek dış ticaret açığı verdiğimiz ülkeleri derinlemesine analiz edeceğiz.

Bu ülkelerle ikili ticaretin daha adil ve dengeli şekilde gerçekleşmesini öncelikli gündem maddemiz, hatta milli meselemiz  olarak görüyoruz.

İç Ticaret ve Esnafa İlişkin Değerlendirmeler

Buradan tüm sektör temsilcilerine, ihracatçılarımıza, esnafımıza, girişimcimize seslenmek istiyorum.

Yeni dönemde memleketimizin her köşesini ziyaret edecek, sizlerin sorunlarıyla ilgili istişare süreçlerini daha da yoğunlaştıracağız.

Üreticilerimizin tesislerini tek tek gezerek, aksayan noktaları yerinde tespit edeceğiz.

Hiçbir vatandaşımızın derdine kayıtsız kalmayacağız. Çözüm üreteceğiz. Yol bulacağız, yol açacağız!

Bürokrasiyi iş insanımızın, esnafımızın, girişimcimizin işini kolaylaştıracak, önünü daha da açacak bir araç olarak görüyoruz.

Yatırımcımızın, ihracatçımızın, esnafımızın işini kolaylaştırmak her şeyden önce Ticaret Bakanı olarak benim aslî görevimdir.

Ortaya koyduğumuz hedefleri birlikte başaracağız.

Vatandaşlarımızın, esnafımızın, sanatkârlarımızın, kooperatiflerimizin, üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın sorunlarını çözmek için üzerimize düşen ne varsa yapacağız.

Nisan ayı dış ticaret verilerimizi değerlendirdiğimiz bu toplantı vesilesiyle Türk ürünlerinin dünyaya ulaşmasını temin eden tüm çalışanlarımızı ve ihracat ailemizi can-ı gönülden tebrik ediyorum.

Bugün, 2021 yılsonuna ilişkin Orta Vadeli Program hedefimiz olan 184 milyar dolar ihracat düzeyini aşmaya bir adım daha yaklaştık.

Hâlihazırda yıllıklandırılmış ihracatımız ile bu hedefi zaten aşmış bulunuyoruz.

Artık yıllık ihracatımızı 200 milyar dolar seviyesinin üzerine taşımayı konuşma zamanıdır.

Milletimizin üzerimize yüklediği sorumluluğun her daim bilincinde olacak üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüyen daha müreffeh bir Türkiye hedefi doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Ben bu duygu ve düşüncelerle nisan ayı ihracatımızın ülkemize milletimize ve ihracat ailemize hayırlı-uğurlu olmasını temenni ediyor hepinizi saygıyla ve muhabbetle selamlıyorum."