Asgari ücrette kritik gün!

Türkiye’de yaşayan yaklaşık 7 milyon kişiyi ilgilendiren ve böylelikle dolaylı da olsa 30 milyona yakın vatandaşın yaşamına etki edecek asgari ücret zammının bugün açıklanması bekleniyor. Görüşmelerin son gününün bugün olması beklenirken; taraflar henüz uzlaşamadı ancak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin “Asgari ücret ciddi oranda artacak.” dedi.

2022 yılı asgari ücret zammının belirlenmesine neredeyse sayılı saatler kala, resmi görüşmelerin 1 Aralık 2021 tarihinde başlamasının üzerinden 12 gün geçti. Bugün sonuçlanması beklenen toplantılarda henüz mutabakata ulaşılamasa da Bakan Bilgin, zammın ciddi oranda yüksek olacağını belirtti.

Dördüncü Toplantıdan Karar Bekleniyor

Neredeyse son iki haftadır Türkiye gündeminin bir numaralı konusu olan asgari ücret zammı için gerçekleştirilen toplantılardan üç tanesi geride kaldı. Tamamlanan ancak bir mutabakata bağlanılamayan toplantıların ilk ikisinde ücret konuşulmaz iken üçüncü toplantıda taraflar Kalori hesabına göre ortaya çıkan rakamları belirtti. Bu da bir insanın yaşamını sağlıklı sürdürebilmesi adına gün içerisinde alması gereken kalori miktarı ve bunun için nasıl ve neler yemesi gerektiği konusuydu.

Toplantılarla ilgili konuşan Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, TİSK’in zam için 3 bin 10 lirayı uygun gördüğünü fakat Türk-İş’in 3 bin 900 liranın altına katiyen razı gelmediğini belirtti. TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç ise Önder’den sonra yaptığı açıklamada, 3 bin 160 lira gibi bir tekliflerinin olmadığını, çalışanlarını enflasyona ezdirmeyeceklerini söyledi. Öte yandan Türk-İş Genel Sekreteri Nazmi Irgat da bir açıklama yaptı ve işverenler ile uzlaşamadıklarını, ay sonuna değin vakitleri olduğunu dile getirdi.

“Artış ciddi oranda gerçekleşecek”

Asgari ücret zammı ile ilgili açıklama yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Bilgin, zam sonrası rakam konusunda pek çok farklı tahminlerin olduğunu anımsattı ve Türkiye’de yaklaşık 6 milyon işçinin asgari ücret ile çalıştıklarını söyledi. Öte yandan bahsi geçen 6 milyon kişinin aileleriyle birlikte değerlendirilmesini ve Türkiye konjonktüründe bütünü oluşturduklarını; bu nedenle zamla birlikte yenilenecek miktarın diğer maaşlara da etki edeceğini vurguladı.

Bilgin, konuya ilişkin bakanlığına bir araştırma yaptırdığını söyledi ve araştırmada işverenlere, işçilere ve profesyonel yöneticilere asgari ücret beklentilerini sorduklarını ifade etti. Sözlerine, işçilerin büyük bir kısmının, yüzde 37'lik bir oranla 3 bin 750 ile 4 bin lira arasında beklenti içerisinde olduğunu belirterek devam eden Bilgin, yüzde 9'luk bir oranın 4 bin liranın üzerinde rakamlar telaffuz ettiklerini söyledi.

Bahsi geçen araştırmada çok daha düşük miktar beklentileriyle karşılaştıklarını da belirten Bilgin, bilhassa küçük işletmelerden aldıkları beklenti rakamlarının daha alt seviyelerde olduğunu ifade etti. Bu durumun sebepsiz olmadığını kaydeden Bilgin, özellikle küçük işletmelerde görev alanların zam istemekle birlikte işlerinin devam etmelerini de arzuladıklarını, dolayısıyla işverenlerin karşılayamayacakları bir zam yüzünden işlerinden de olmak istemediklerini söyledi. Bilgin, sözlerini “Şimdiden müjdelemek istiyorum ki asgari ücrette ciddi bir artış gerçekleşecektir. Bunu da bilhassa düşük gelirli çalışanlarımız ve dolayısıyla Türkiye için yapacağız.” diyerek sürdürdü.

“Yeni Asgari Ücret Türkiye’ye Nefes Aldırsın”

Bilgin, Türkiye’deki asgari ücretin çok daha yüksek seviyelerde açıklanmasının büyük anlam taşıdığını belirtti. Günümüz Türkiye ve dünya ekonomisinde dalgalanmaların bir gerçek olduğunu, bu nedenle de enflasyonist bir ortam bulunduğunu dile getiren Bilgin, asgari ücrete bu nedenle çok önem atfedildiğini söyledi.

Bilgin, süreci yönetirken belirlenecek yeni asgari ücretin emekçileri koruması, enflasyonist Türkiye konjonktüründe bilhassa pandemi sonrası gelişen bu dalgalı kur ortamında Türkiye'ye rahat bir nefes aldırmasını istediklerini belirtti. Ayrıca “Bu düşünceyle birlikte ülkemize rahat nefes aldıracak düzeyde tespit yapacağımızdan kuşkunuz olmasın” dedi.

"Sosyal Refah Vaadimizin Arkasındayız”

Bilgin, konuşmasında kamu işçileriyle yapılan toplu sözleşmeye de değindi. Buna göre, geçtiğimiz günlerde memur konfederasyonları ile bir araya geldiklerini söyleyen Bilgin, onlara yaptıkları toplu sözleşmenin üzerine enflasyon farkı ortaya çıktığında, bunu bir sosyal refah payına dönüştürme vaadi verdiklerini ve bu vaadin sonuna kadar arkasında durduklarını belirtti. “Sözleşmede attığımız imzanın da arkasındayız.” diyen Bilgin, Türkiye’deki emekçileri koruyup kollayan bir sosyal politika anlayışı ile ücret siyasetini benimseyen bir yaklaşımı temsil ettiklerini; bu şekilde de duruşlarını sürdüreceklerini sözlerine ekledi.

3600 Ek Göstergeyi 2022’de Uygulamaya Alacağız

Bakan Bilgin, son dönemlerde Türkiye gündeminde çokça konuşulan 3600 ek gösterge hakkında da açıklamalarda bulundu. Buna göre, çalışmalarının hummalı bir şekilde devam ettiğini kaydeden Bilgin, 3600 ek göstergesinin bir vaat olmaktan çıkıp, 2022 yılında uygulamaya geçeceğini söyledi. Konuya ilişkin olarak “Konu meclise geldiğinde meclisimizin gereğini sonuna kadar yapacağına inancım tamdır.” şeklinde konuştu.